
Hafta sonuna, şöyle kalorisi fazla olmayan bir yazıyla girelim… Sinemadan müzikten bahsedelim diyecektim ki, üzücü bir haber aldım. Bir ölüm haberi… Özhan Abimiz vardı. Bursa Ticaret Borsası’nda 18 yıl boyunca başkanvekilliği yapan Özhan Boysan… Memleket meselelerine duyarlı, sosyal demokrat, Atatürkçü ve tam bir Bursa Beyefendisi’ydi.
Karşılaşma yerimiz Ticaret Borsası idi. Ne zaman karşılaşsak “N’olacak bu memleketin hali?” derdine düşer, karşılıklı olarak umutlarımızı besler, çoklukla da karamsarlıklarımızı körüklerdik.
Dün Özhan Abi’yi son yolculuğuna uğurladık.
Ölümü tuhaf… Sokak ortasında tanığı olduğu bir tartışmada ara bulmaya çalışırken heyecanlanıp, tansiyonu yükselmiş ve kalp krizi sonucu ölmüş…
Dün Cuma namazı sonrası, Konak Mahallesi’ndeki Nilüfer Merkez Camisi’nden kaldırıldı cenazesi…
Özhan Boysan kimdi peki?
Bursa Ticaret Borsası Başkanı Rıza Aydın’ın çok yakın çalışma arkadaşı olan Boysan, 1950’li yıllarda CHP Merkez İlçe Başkanlığı yapan Ali Ruhi Boysan’ın oğluydu. 76 yaşındaydı. 18. yüzyılın Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın soyundan geliyordu.
Çevresinin “Özhan Abisi”, “Özhan Amcası”ydı.
İstanbul Üniversitesi’nde iktisat eğitimi almıştı. Bundan 50 yıl önce Bursa’daki ilk yazlık İnci Sineması’nın işletmecisiydi.
Uzun yıllar tekstil işiyle de uğraşmıştı. Bursa’nın ilk özelleştirilen ve sonradan Et-Ba adını alan kurumun kurucu başkanıydı. Son yıllarda ticaretten çekilip emekli hayatı yaşamaya başlayınca Bursa Ticaret Borsası tarihinde ilk kez kendisine “şeref üyeliği” unvanı verildi.
* * *
Özhan Abinin sinema işletmeciliği yaptığını bilmiyordum doğrusu… Sohbetlerimizde hep memleket meselelerine kafa yorarken, hiç oralardan geçmemişiz demek…
Ne güzel olurdu, eski Bursa’nın yazlık sinema heyecanlarını kendisinden dinlemek…
Sinema heyecandır çünkü… Tarifsiz bir eğlencedir. Tutkudur…
Dedim ya aslında bugün niyet, hafta ortasında gerçekleşen Aydınlarla Yüz Yüze söyleşisinden, sinema üzerine notlar aktarmaktı. Söyleşi konukları, yönetmenler Yavuz Özkan ile Ümit Efekan ve oyuncu Şerif Sezer’di çünkü…
Özhan Abi ile dertleştiğimiz konular arasında, halkın eğitimsizliği, kültürel yozlaşma da vardı sıklıkla… Dolayısıyla bu yozlaşmadan sinema, tiyatro gibi görsel sanatlar da yoğun biçimde etkilenmişti. Aydınlanmayı sağlayacak kültür sanat faaliyetlerinden bilinçli olarak uzaklaştırılmıştı halk… Söyleşiye katılan yönetmenlerin de derdi buydu. Batıda ödüller alan filmler, yine batıda gişe rekorları kırıyor, ama Türkiye’de utanılacak bir performans sergiliyordu.
Örneğin Cannes Film Festivali’nde “en iyi yönetmen” ödülünü alan Nuri Bilge Ceylan’ın “Üç Maymun” filmini sadece 80 bin kişi izlemişti Türkiye’de…
Geçen yıl Semih Kaplanoğlu’nun Berlin’de “Altın Ayı” ödülü alan “Bal” filminin seanslarında 3’er 5’er kişi vardı. Bu durum utanç vericiydi.
Özhan Abi ile sinema konusuna da girmiş olsaydık eğer, bu yazı inanın çok daha zenginleşirdi.
Yavuz Özkan filmidir “Filim Bitti”…
Film bitti Özhan Abi… Rahat uyu…
kendisini çok severdim.allah rahmet eylesin
[...] https://ihsanboluk.com.tr/%e2%80%9cfilim-bitti%e2%80%9d/ [...]