“Uludağ’dan aşağı…” dedik dün, öğleden önce telefonla aradı Sayın Valim… Teşekkür etti yazıdan ötürü… Ama üstüne basa basa ekledi: Uludağ’ın düzene sokulması konusunda pes etmiş değilim! Tespitimi ve sonucunda ortaya çıkan merakımı bir kez daha aktardım Sayın Vali Şahabettin Harput’a…

“Uludağ’ın düzene sokulabilmesi, hatta Başbakan’ın talimatı doğrultusunda Davos benzeri kış turizm merkezine dönüştürülebilmesi için söylem birliği var. Fakat eylem birliği göremiyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile birlik halinde olmadığınız görülüyor. Bunun anlamı nedir?”

Ne teyit etti, ne de “Kesinlikle öyle bir şey yok. Her adımı Recep Bey ile birlikte atıyoruz” dedi. Sadece, Uludağ’ı, sorunlarından arındırılmış bir tatil yöresi haline getirme konusundaki azmini yineledi, valilere özgü diplomatik, nazik dille…

* * *

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye sordum, “Uludağ ile ilgili mücadelenizde Vali Bey hangi noktada?” diye…

Bakın ne yanıt verdi:

“Uludağ Bursa’nın malı, Bursalılar sahip çıkacak. Bursalılar da belediye başkanı seçmiş, 510 bin kişi oy vermiş. Biz Bursa’nın değerlerine sahip çıkma durumundayız. En çok sahip çıkması gerekenler, bu şehrin içinden çıkanlar. Bu işler normalde belediye başkanının yürüteceği işler. Bütün dünyada bu şekilde oluyor hatta Davos’u da belediye başkanı yönetiyor. Valimiz de bize yardımcı olma, destek olma, Ankara’daki kurumlarla ilişkiler açısından destek olma konumunda. Öncelikle yerel yöneticiler olarak bizim sahip çıkmamız gerekiyor. İlk defa bir büyükşehir belediye başkanı yetki istiyor. Biz kıymetini biliyoruz da ondan. Altyapı yetkisini verdiler, üstyapıyı da verin dedik, bekliyoruz. Bize ihale dosyası bile hazırladık. Yetkiyi alacağız…”

Altepe’nin bu sözleri yoruma gerek bırakmayacak kadar açık aslında…

* * *

Şimdi efendim…

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni ziyareti sırasında bizzat sormuştum, Uludağ ile ilgili yetki karmaşasını…

“Bursalılar yıllardır Uludağ’ın tek bir otoriteye bağlanmasını bekliyor. Bu konuda Ankara’da bir çalışmanız var mı?”

Bakan da “Ne gerek var? (Önündeki sehpayı göstererek) Bunu ha ben kaldırmışım, ha birlikte kaldırmışız! Önemli olan bu işin yapılması” diyerek, tek otoriteye karşı çıkmıştı…

O günden belliydi bugün gelinen nokta…

Her ne kadar tek parti iktidarı da olsa, Uludağ’ın tek otoriteye bağlanmasının zor olduğunu ifade etmiştik o tarihte…

Çünkü hiçbir kurum inisiyatifi elden bırakmak istemiyor. Bütün bakanlıklar ve onlar adına Bursa’da temsile yetkili vali de, seçilmiş büyükşehir belediye başkanı da…

Tam tersine herkes yetkinin tamamını kendi uhdesine alma çabasında…

Kişiler ve kurumlar arasında güven yok… Tek parti iktidarı olmasına rağmen…

Peki, herkes bir tarafa çekerse sonuca ulaşılır mı?

Elbette hayır…

Uludağ’a kesin çözüm getirecek tek yol, alt ve üstyapısıyla tamamen Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanması… Altepe’nin söylediğine göre “Uludağ Yasası Taslağı” da hazırmış… Bu yasa bir an önce çıkarılmalı ve Uludağ kavgasına nokta konulmalı artık…

Benzer Konular: