Merakla beklenen OSB yönetimi seçimi Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclisi’nde dün gerçekleşti.
Dışardan bakanlar için sonuç çok karmaşık.
Değil, aslında çok net…
BTSO meclis üyeleri, statüko ile değişim arasında kalmış gibi görünse de az farkla kazanan “değişim” oldu.
* * *
Açalım biraz…
İki üyenin yurtdışında bulunması nedeniyle 146 meclis üyesi oy kullandı dün… Oyların biri boş çıktı. Bir oy pusulasında da karma liste yapıldığı görüldü. Çiziksiz oy pusulalarında İlhan Parseker’in listesine 75, Ali Uğur’un listesine de 69 oy çıktı…
Çizilen pusulalardaki tercihler Ali Uğur’u öne çıkardı. Bütün oylar toplandığında Ali Uğur 81, İlhan Parseker 78 oya ulaştı. Yani kazanan Ali Uğur oldu.
Fakat listelerdeki çizikler, Ali Uğur’un tulum çıkarmasını engelledi. Kendisinden sonra en fazla oyu alan Parseker ile listesinde yer alan Halil Bağlan 73 oyla yönetime girdi.
Uğur’un listesindeki Cemal Tuna 74, Hüseyin Durmaz da 73 oyla OSB yönetim kurulunun yeni üyeleri oldu.
* * *
TOBB Yönetim Kurulu Üyeliği, BTSO Meclis Başkanlığı gibi unvanlarına rağmen rakibine yenilen İlhan Parseker’in Ali Uğur’un altında yönetim kurulu üyesi olarak çalışmayacağı sanılıyor.
Parseker ve listesinden yönetime giren Halil Bağlan’ın istifası durumunda, yine aynı listenin yedeklerinden 75 oy alan Yavuz Selim Çimen ile Mustafa Bakır’ın yönetime girmesi bekleniyor.
* * *
Gelelim şimdi durum değerlendirmesine…
Önceki paragrafta ifade ettiğimiz gibi Parseker, “katmerli iktidar gücü”ne rağmen kaybetti.
Aslında ortaya çıkan sonucu tek başına “İlhan Parseker’in yenilgisi” olarak ifade etmek doğru olmaz…
Doğru ifade, “Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda değişim isteklerinin yansıması” olmalıdır.
* * *
Tunus’ta başlayan, diğer Afrika ülkeleriyle Ortadoğu’da devam eden halk hareketlerine de benzetebiliriz BTSO’da yaşanan süreci…
Hareket “yeter artık” hareketidir…
Talep, demokrasi talebidir…
BTSO Meclisi üyeleri de demokrasinin en güzel örneğini sergilemiştir dün…
Ortaya çıkan tablo bir tarafı hiç memnun etmezken, kazananı da çok mutlu etmemişse, daha atılacak çok adım var demektir.
Nereye kadar?
Demokrasiyi her platformda iliklerimizde hissedene kadar!