Doğrusunu yazmak gerekirse, şimdi yapacağımı Avrupa ya da Amerika’da bir gazetede yapmış olsam, anında kapı önüne koyarlar beni… Kapı önüne koymakla kalmaz, rezil rüsva ederler de aynı sektörde başka bir iş bulma şansım kalmaz, tüm kapılar kapanır yüzüme…

Yok canım, bu yüce mesleğin avantajlarını kişisel çıkarlarım doğrultusunda kullanmış ya da kullanacak değilim. Yüz kızartıcı bir durum yok yani ortada… Tabii bu ülke koşullarına bakarak…

Sadece ve sadece izlemediğim bir toplantıyla ilgili birkaç kelam edeceğim. E bunun utancı da bana yeter!

* * *

Yalın Enstitü Derneği tarafından Bursa’da düzenlenen “Yalın Zirve”nin çok önemli konukları vardı. “Küçük detaylarla fark yaratma sanatı” olarak değerlendirilen yalın düşünce, o çok önemli konuklar tarafından iki gün boyunca Almira Otel’de izleyenlere sunuldu. Dediğim gibi, izleyemedim.

Oysa Amerikan Dana Corporation’ı, CEO koltuğuna oturup yalın yönetim anlayışıyla iflasın eşiğinden döndüren Gary Convis’i dinlemeyi çok isterdim. Sanko Tekstil Makine Şubesi Üretim Geliştirme Koordinatörü Tetsuya Yamazaki’yi de… Hele Yamazaki’nin Toyota deneyimleri, kaçırılacak türden değildi.

Sonra Toyota Türkiye’nin Genel Müdür ve CEO’su Orhan Özer’i, Tofaş Endüstriyel Operasyonlar Direktörü Akın Aydemir’i, Farba Genel Müdürü Ayhan Gürbay’ı, ASSAN Gıda Genel Müdürü Cemil Baykam’ı dinleyemediğim için eksik hissediyorum kendimi…

* * *

Yalın Enstitü Derneği Bursa Temsilcisi Dr. Murat Kuter, Bursa’da düzenlenen bu önemli zirvenin mimarı elbette… Daveti üzerine zirvenin gerçekleştirildiği Almira Otel’de düzenlenen akşam yemeğine katıldık. Yemekte, organizasyonun tanıtım sponsorlarına plaket verildi. Yeni Dönem Gazetesi’nin plaketini, gazetemizin Genel Müdürü Salih Demirci adına Başkan Yalçın İpbüken’in elinden ben aldım…

* * *

“Tamam işte… Gazeteye plaket vermişler, bu yazı da plakete teşekkür yazısı” diye düşünürseniz, bozulurum. Zira Yalın Enstitü Derneği’nin temel ereği, bir basın emekçisi olarak 25 yıldan fazladır iş yaşamımda yakındığım israfı ortadan kaldırmak… Kendilerinin tanımıyla, “Değerin, ilk hammaddeden başlayarak değer yaratma süreci boyunca hiç kesintisiz akıtılarak, hızla nihai müşteriye ulaştırılmasıdır. Bunu başarabilmek için tüm değer zincirine bir bütünlük çerçevesinde bakmak, israfları yok etmek ve tüm faaliyetleri müşteri için mükemmel değer oluşturmak…”

* * *

Deniyor ki;

Yalın Düşünce’yi uygulayan şirketlerin üretim akış süresinde yüzde 90 azalma, üretkenliklerinde yüzde 100 artış, stoklarında yüzde 80 azalma, ürün geliştirme süresinde dört misli hızlanma ve kapasitede yüzde 30 artış sağlanmış…

Bu veriler, şirketlerini hala babalarının yöntemleriyle yönetmeye devam etmekle kalmayıp, “yalın yönetim de neymiş” diyenlere kapak olsun emi…

Ayrıca bakınız:

Benzer Konular:

Yoruma kapalıdır