BTSO Meclisi’nin ocak ayı oturumundan bir not daha… Şimdiye kadarki hemen her toplantıya bir bakan ya da üst düzey bir bürokratı konuk eden ve dolayısıyla meclis üyelerinin konuşmasına fırsat kalmayan BTSO’da önceki akşam tam anlamıyla muhalefet rüzgarı esti.

Meclis üyeleri Erol Dağlıoğlu, İlhan Parseker, Ali Bocan, Erdal Aktuğ ve İnan Keser’in konuşmaları, ağırlıklı olarak ülke ekonomisinin kötü gidişatına karşın mecliste konuşulmaması üzerineydi.

İlhan Parseker’in, ekonominin gerçekleri dile getirilmezse, Gezi olayları sırasında belgesel yayınlayan televizyon kanalları gibi alay konusu olacaklarını söylemesi;

Ali Bocan’ın, BTSO meclisindeki muhalif seslerin yerel basında yer almamasına sitemini ifade ederken “Bizim söylediklerimizi yazmayacaksanız, gelmenize gerek yok. Yönetim size basın bülteni gönderir” demesi;

Erdal Aktuğ’un, başkanın aylık faaliyete ilişkin konuşmasında enerji konusunda söylediklerine atfen “Samimi olalım” demesi;

İnan Keser’in, ülke siyasi ve diplomatik batağa saplanmışken BTSO meclisinde makro projelerden bahsediliyor olmasını eleştirmesi altı çizilmesi gereken notlardı.

Unutmadan;

Parseker, “Beni çok sayıda görevimden ötürü eleştiren sayın başkan, bu görevleri aynen devraldığı gibi, daha önceden bulunanları da devam ettiriyor” dedi ama Burkay buna yanıt vermedi.

Burkay genel olarak, siyaset ve ekonominin siyam ikizi gibi olduğunu söylese de, “Biz siyasete değil işimize bakalım” demeye getirdi. Samimiyet çağrısına da, “Bizim samimiyetimizi sorgulamak en büyük samimiyetsizlik” sözleri kısa süreli gerilime neden oldu.