Geçenlerde vizyondaki “Nuh: Büyük Tufan” filmini izledim. Film neye bağlıyor sonucu tahmin edersiniz? İnsan türünün yayılmasını “ensest ilişki”ye… Yani, aralarında kan bağı olanlar arasındaki cinsel ilişki… Daha geriye gittiğimizde de aynı sonuca ulaşmıyor muyduk zaten? Adem ile Havva ilk insanlar ise daha sonra üreyenleri nasıl açıklayacağız? Eğer Tanrı insanlığın yayılmasını böyle emrettiyse ve insanlar da buna inanıyorsa, o zaman şimdi aşağıda isimlerini vermeden aktaracağım olaya şaşırmamamız, ayıplamamamız, başroldeki kişiye de ağız dolusu küfürler etmememiz gerekiyor!Bir avukat arkadaşımla konuşurken, Nuh filmiyle ilgili tespitimi aktarınca, O da yakın zamanda baktığı bir ensest ilişki davasını anlattı.

Bir baba ve öz kızı arasında!

Daha şimdiden kanınız dondu değil mi?

BERABER YATARIZ KIZIM!

Aile Sakaryalı. Kız, Bursa’da Uludağ Üniversitesi’nde okuyor. Doğu illerinden olsa, şaşkınlığımız bir nebze azalır. Zira ensest ilişki doğu kültüründe daha yaygın…

Öğrenci, Bursa’da bir kız arkadaşıyla aynı evi paylaşıyormuş. Arkadaşı evden ayrılmış ve tek başına kalmış. Annesine babasına durumu anlatmış. Babası “Ben gelirim senin yanına” demiş. Kız, yatak sıkıntısı olduğunu söyleyince babası “Beraber yatarız” demiş ve gelmiş.

Babası yani! Kızıyla aynı yatakta yatabilir! Bunda ne kötülük var!

Kızın da aklına hiç kötülük gelmemiş zaten. Niye gelsin ki?

İlk gece aynı yatağı paylaşmışlar. Kızı, babasının kendisine sarılmasında bir tuhaflık hissetmiş. Baba gibi sarılmadığını anlamış. Boynundan öpmüş. Ama ses etmemiş.

BEN YAPTIM BEN KULLANIRIM!

Geceleri bilgisayarda porno film izlemeye başlamış baba. Sesini de açarak üstelik.

Tepki vermemiş. Bir sabah babası evden çıkıp gittiğinde bilgisayarı toplayıp, doğruca savcılığa gitmiş. Anlatmış olanları. Bilgisayar incelenmiş. Porno görüntüler izlendiği tespit edilmiş.

Tecavüz olayı yaşanmamış ama ramak kala kızın aklıselim davranışı sayesinde baba tutuklanmış.

Babanın mantığı nasılmış biliyor musunuz?

“Benim o” diyormuş. “Onu ben yaptım, ben kullanırım” diyormuş. “Benim hakkım” diyormuş!

Bu çağda bu kafa! İnsanın tüyleri diken diken oluyor!

Dava sürerken, annesi baskı yapmaya başlamış kızına. Şikayetçi olmaması için… Rezillik çıkacağına inandırmışlar kızı ve şikayetçi olmaktan vazgeçmiş…

İNSANI DELİ EDEN SORULAR

Kızın yaşadığı psikolojik travmayı düşünün… Öyle bir baba ile bir daha nasıl bir araya gelebilir? O kafayla okulunu nasıl bitirebilir? Babası böyle yaptıysa diğer insanlara nasıl güvenebilir?

İnsanı deli eden daha pek çok soru…

Ülkemizde ensest evlilikler, yasayla yasaklanmıştır. Adli vaka haline gelmiş ensest ilişkilerin haberinin yayınlanması da basın yasasıyla yasaktır.

Medeni Kanun’un 129. maddesi şöyledir:

“Aşağıdaki kimseler arasında evlenme yasaktır:

1. Üstsoy ile altsoy arasında; kardeşler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,

2. Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında,

3. Evlât edinen ile evlâtlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında.”

Bırakın kan bağı olmasını, hısımlık oluşmuşsa bile evlenmek yasal değil…

EN ÖZÜRLÜ CANLI İNSANOĞLU

Medeni Kanun akraba evliliklerini yasaklasa da, Türk Ceza Kanunu’nda ensest tanımı bulunmuyor. Cinsel saldırılara cezayı hükme bağlayan 102. madde, 7 yıldan 12 yıla kadar olan hapis cezasını, suçun “Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı işlenmesi halinde” yarı oranında artırıyor.

Kızların çocuk yaşta evlendirildiği, daha doğrusu satıldığı bir ülkede yaşıyoruz. Akraba evliliklerinden dünyaya gelen çocukların da neredeyse tamamının engelli olduğunu biliyoruz.

Bu bakış açısıyla yeryüzündeki en vahşi ve en özürlü canlının insan olmasını, ensest ilişkiyle açıklamakta sakınca yoktur umarım!

—BEYİN CİMNASTİĞİ—

[Slayt Gösterisi göster]

1234678►

İşçinin ekmeğine katık ettiği soğan
Peşinden gittiği ülkeyi soyan
İnsanlar var bu memlekette doğan
Gönlü zengin gözü tok kırıntıyla doyan