


Belde belediyelerinin verimliliği hep tartışıldı. Nüfuslarının azlığı nedeniyle belediye yapılanmasının belde halkına sağladığı yarar, yapılan masrafla kıyaslandığında hep açık çıktı. İktidarın, bazı büyükşehir belediyelerinin sınırlarının genişletilmesi ve 13 ilde daha büyükşehir belediyesi kurulmasına yönelik yasa tasarısının her ne kadar bu masrafı azaltmak ve hizmeti daha rantabl koşullarla dağıtmak olduğu söylense de muhalefet aksini düşünüyor. Muhalefetin iddiası şu: Bu düzenleme tamamen iktidar partisine avantaj sağlamak için hazırlandı!
* * *
CHP Bursa İl Başkanlığı, geçtiğimiz pazar günü belediyelerin kapatılması gündemde olan beldelerde referandum yaptı. Referandum sonuçlarını CHP İl Başkanı Metin Çelik bir basın toplantısıyla açıkladı.
Orhangazi Çakırlı’da halkın yüzde 97.33’ü, Orhangazi Yeniköy’de 97.57’si, İnegöl Kurşunlu’da 97.85’i, Mustafakemalpaşa Çeltikçi’de 98.38’i belde belediyesinin kapatılmasına “hayır” oyu vermişti.
Referandum tutanaklarının altında CHP ile birlikte AKP ve MHP belde temsilcilerinin de imzası vardı üstelik..
CHP bu hafta sonu 17 belde de daha referandum sandığı koyacak halkın önüne.. 4 beldede yapılan referandumlara katılım oranının yüzde 65 olması çarpıcı.. Halk iradesini yansıtan bir oran..
Bu durumda CHP Bursa İl Başkanı Metin Çelik’in “Her fırsatta milli iradenin tecellisinden söz eden iktidar, tasarı ile halkın iradesini yok saymaktadır. Halkın iradesini hesaba katmadan alınan kararlar, demokrasi ile bağdaşmaz. Bu, diktacı anlayışın bir ürünüdür. Bu, yerelleşme söylemiyle otoriter merkeziyetçiliğin kurgulanmasıdır” sözleri daha bir anlam kazanıyor.
* * *
Bu düzenlemeyle AKP iktidarı sadece tasarruf mu sağlayacak, siyasi rant elde edecek mi bilmiyoruz ancak vatandaşın ne kaybedeceği gayet açık.
Bugün belde dediğimiz yerlerin çoğunda hala çiftçilikle, hayvancılıkla geçinen vatandaşlar yaşıyor. Hadi onlar belediyeden ötürü emlak ve temizlik vergisine alıştı. Peki, bir gecede büyükşehrin bir mahallesine dönüşecek köylerde yaşayanları bu vergileri ödemeye mahkum etmek nasıl mümkün olur? Biliyoruz ki çiftçinin ekonomik durumu hiç de parlak değil..
Fazla söze gerek yok. Demokrasiden, hatta ileri demokrasiden söz ediliyorsa bu ülkede, halkın ne istediğine bakmak gerek.