

Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin, bir iç denize kıyısı olan ilçesindeki lokantada çiftlikte yetiştirilmiş balık yemek ne kadar trajiktir. İçim sızlıyor doğrusu…
Denizlerimizi fosseptik çukuruna çevirdik. Hem de ölümcül derecede kimyasal içeren fabrika atıklarını fütursuzca derelere, denizlere saldık, daha çok kazanmak uğruna…
Denizlerden ekmeğini çıkaranlar da bunlarla savaşacağı yerde çok kazanma hırsına yenik düşerek kazıdılar adeta dipleri… Balık yuvalarını tahrip ettiler, geleceği tükettiler.
Oysa derelere denizlere atıklarını salanların da, trolle denizin dibini kazıyanların da tükettiği kendi gelecekleriydi. Hepimizin geleceğiydi.
Aklımız başımıza geldi mi?
Evet ama bazılarımızın… Bir avuç duyarlı insan, zararın neresinden dönülse kardır düşüncesiyle elini taşın altına koydu. Emine Örnek Eğitim Kurumları’nın, genç idealist öğretmenleri bir proje geliştirdi. “Bizim Denizimiz” adlı yapay resif projesiydi… Mudanya sahillerinde yapay balık yuvaları oluşturmaktı projenin esası… Emine Örnek’e sundular projeyi, heyecanlandı.
Yapay balık yuvaları beton bloklar da olabilirdi, gemi, tank, konteyner gibi hurda metaller de… Betonda karar kılındı.
Projeyi hayata geçirmek için müdür yardımcısı Gülşah Dikili’yi görevlendirdi Emine Örnek… Ege Üniversitesi Sualtı Araştırma ve Uygulama Merkezi, Mudanya Belediyesi, Çekirge Lions Kulübü projeye ortak edildi. Sponsor arayışları başladı. Dikili, aylarca dil döktü, projeye katkı koyabilecek kurumların yöneticilerine…
14 sponsor bulundu. Beton bloklar hazırlandı ve geçtiğimiz yaz bir bölümü törenle Mudanya sahillerinde denize indirildi. Geçenlerde Bursa Almira Otel’de bir yemek düzenlenerek, sponsor firmalara teşekkür plaketi verildi.
Ama bitmedi… Proje daha yeni başladı. Bin adet hazırlanan yapay resifler, peyderpey Gemlik Körfezi’nin derinliklerine bırakılacak.
Bırakılacak ki, balıklar o resiflerde yuva yapabilsin, üreyebilsin. Denizin kökünü kazıyan trolcüler de avucunu yalasın!
Milyonlarca balığın yumurta bırakabileceği öbek öbek bin resif… Mudanya sahillerinde kayalıklardan, iskelelerden olta sallayanların evlerine, avlanma yasağının kalktığı zamanlarda balıkçıların limanlara boş dönmeyeceği günler çok uzak değil…
Haliyle, lokantalarda doğal yerli balıkları yiyeceğimiz günler de…
Şimdiden afiyet olsun…
…da, bu projeye destek olursanız, balık sofralarını daha çabuk kurarız.
Aklından ve kalbinden geçenlerin bu kadar güzel birleşip kağıda dökülebildiği nice yazılar diliyor,Teşekkür ediyorum..
Ben teşekkür ederim Öğretmen Hanım…