Maçın ilk yarısında her atağı, gole zemin hazırlayan her pası, harcanan pozisyonları birer birer yazmaya başlayınca kafamı not defterimden kaldıramaz oldum. Baktım ki maçı izleyemiyorum, seyir zevkine varayım dedim.
Bursaspor cephesinden baktığımızda ilk yarı gerçekten de mükemmeldi. Organizasyonların güzelliği, golün her an gelebileceğine işaret ediyordu. Konuk Antalya pozisyon yaratamadı, Bursaspor pek çok fırsatı değerlendiremedi.
İlk yarının uzatma dakikalarında Altidore’un kafasıyla gelen jeneriklik mükemmel gol, ikinci yarıda daha keyifli bir oyunun habercisiydi. Öyle de oldu.
Fanatik Bursaspor taraftarı gözüyle bakarsak hiç de keyifli değildi aslında… Kaybedilen maç nasıl keyifli olabilir ki?
Maç gitti geldi, gitti geldi… Antalyaspor’a, Uğur İnceman’ın kazandırdığı iki golün, kişisel hatalardan kaynaklanması hüzün vericiydi.
Tam anlamıyla takım oyunu sergile, müthiş savunma hattınla Spor Toto Süper Lig’de örnek ol, evinde maç kaybet! Olacak iş değil…
Bursaspor dün akşamki mağlubiyetle, şampiyonluk yarışından iyice koptuğu gibi, üçüncülük iddiasında bile yara almış oldu. Yeşil Beyazlıları takip eden Gaziantep ve Kayseri’nin umutları arttı.
23. haftada alınan Bucaspor galibiyetini saymazsak, 6 haftada 5 beraberlik, bir de 4-1’lik Gaziantep hezimeti… Hadi “onlar geride kaldı” diyorduk, Fenerbahçe karşısında alınan 1 puanla sevinip, “çıkış başlıyor” diye düşünüyorduk, olmadı. Bu yenilgi, hem de kendi saha ve seyircisi önündeki bu yenilgi Bursaspor’a yakışmadı.
Yeşil Beyazlıların dün akşam ortaya koyduğu güzel oyunun skoru bu olmamalıydı.
