Fıtık ameliyatının üzerinden bir hafta geçmeyen bir kişi ateşe atılırcasına, izdihamın ortasına nasıl sokulur anlaşılır gibi değil…
Bu kişi üstelik bu ülkenin ana muhalefet partisinin lideriyse…
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu o izdihamın içine sokan partililerin de, genel başkanın dikişleri patlayacak diye ödleri koptu dün…
Kılıçdaroğlu’nun ameliyat dikişleri değil ama partinin dikişleri patladı.

* * *

CHP’de dikişlerin patladığını en iyi www.ahmeteminyilmaz.com’daki kulis haberlerinden görebiliyoruz.
Biz size Görükle izlenimlerimizi aktaralım.
Gençlik merkezi deyince akla bilgisayarlarla donatılmış, zengin bir kitaplığı olan bir mekan canlandırıyorsunuz gözünüzde… Oysa Kılıçdaroğlu’nun açılışını yaptığı CHP Görükle Gençlik Merkezi 10 metrekare ya var ya yok. İçerde birkaç tahta masa, küçük bir kitaplık… Raflarında Cumhuriyet Ansiklopedisi, Nutuk, CHP program ve tüzük kitapçığı, Oktay Sinanoğlu’nun Bye Bye Türkçe kitabı…
Girişte solda Kemal Kılıçdaroğlu ve Atatürk posterleri, karşı duvarda Atatürk’ün Bursa Nutku…
Nitekim Kılıçdaroğlu, kurdelesini kestiği merkeze girince “Bu muydu gençlik merkezi dediğiniz yer!” der gibi baktı daracık mekana…
Kılıçdaroğlu’nun Görükle programı saat 16.00 diye bildirilmesine rağmen geldiğinde saat 17.05’ti…
Hemen parti otobüsünün üstüne çıktı. Konuşmaya başladı. Birkaç kez Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda toplantıya gideceğini söyledi Kılıçdaroğlu…
Nitekim konuştu ve gitti…

* * *

CHP ile ilgili eleştiriler malum, partinin halkla bütünleşemediği konusunda yoğunlaşıyor. Hal böyleyken Kılıçdaroğlu’nun Görükle’deki konuşmasını, sanayici ve işadamlarıyla yapılacak toplantı nedeniyle kısacık kesmesi, bu yöndeki eleştirileri haklı çıkaracak malzemeydi aslında, muhalefetin muhalefeti için…
Yıllardır iktidar yüzü görmeyen ana muhalefet halka daha çok yakınlaşmalı, daha çok zaman ayırmalıydı.
Bu çerçeveden baktığımızda, Kılıçdaroğlu’dan kürsüden verdiği söz de bir anlamda Bursalılardan özür dileme amaçlıydı.
“Bursa’ya daha sık geleceğiz. Ta ki Bursa, İzmir gibi övündüğümüz bir kent olana kadar!”

* * *

Parti içindeki bencil mücadeleler nedeniyle karmakarışık bir program ortaya çıkmıştı. Organizasyonda büyük hatalar ve eksiklikler vardı. Partide herkes birbirini suçluyordu.
Partiden ihraç edilmiş, uzun yıllardır “onun bunun adamı” mantığıyla soğuk bakılmış ama yine de içi umut dolu pek çok isim gördük Görükle’de…
Onlar da bahsettiğimiz cangılın içindeydi, belki zamanında onlar da birilerini uzak tutmuşlardı partiden…
Ancak ortada kocaman bir hayal kırıklığı var… Parti yönetimlerinde, milletvekilliğinde, belediye başkanlığında gözü olmayan, sadece ve sadece Atatürk’ün partisinin iktidar olmasını isteyen vatandaşa yaşatılan hayal kırıklığının bedelini kim ödeyecek acaba?

İlgili yazılar:

Bunlara da bakabilirsiniz...

Etiketler:
 

Yorumlayın