İrite eden kavram “organize suç”

04/02/2011, MEYDAN GAZETESİ,

Bursa’nın en kıdemli, en deneyimli adliye muhabiri Halil Özçoban ile mesleğe başlama tarihlerimiz birbirine çok yakın… Adliye koridorlarında ikinci emekliliğini dolduracak neredeyse…

Halil önceki gün Habertürk Gazetesi Bursa Bürosu’ndan Olay’a transfer oldu. Olay’daki ilk çalışma gününde de bombayı patlattı.
“Organize, organizelik oldu!”

* * *

Organize Sanayi Bölgesi Yönetimi Başkan Adayı Ali Uğur tarafından dillendirilen yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturmanın, görevli cumhuriyet savcısı tarafından Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi’ne verildiğini duyurdu Halil…
Haber, iş dünyasında şok etkisi yarattı. BTSO’da mevcut yönetim karşıtları bile, işin bu boyuta varacağını hesaplamamıştı büyük olasılıkla…
Boyuttan kasıt, BTSO ve OSB yönetiminin yaptığı iddia edilen yolsuzluk ve usulsüzlüklerin “organize suç” kapsamında ele alınması…
“Organize suç” tabiri irite ediyor insanı haliyle… Geçmişte ortaya çıkarılan organize suç şebekelerini hatırlatıyor. BTSO Başkanı Celal Sönmez ve yönetim kurulu üyelerinin böyle bir soruşturmayla anılmasının şaşkınlığı yaşanıyor.

* * *

Bu gelişmelerle birlikte hafızalar yoklanıyor, geçmişe dönülüyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)’a, Başbakan Erdoğan’a kadar gidiyor değerlendirmeler…
Şunlar hatırlanıyor örneğin…
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın TOBB’a yönelik sert eleştirileri…
Şu sıralar aralarının iyi olduğu sanılsa da, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na karşı geçmişteki tavırları, elini sıkmaması, hatta itmesi…
Bu eleştiriler kapsamında kızgın bir ifadeyle “zekat niyetine birer işçi alın” demesi…
En nihayetinde siyasal iktidarın, TOBB’un ve dolayısıyla oda ve borsaların sahip olduğu ekonomik güce devlet olarak el atma niyetini yansıtan beyanat ve yayınlar…

* * *

Niyeti görmek için medyum olmaya gerek yok elbette…
Bursa’da yaşanan gelişmeler, AKP iktidarının dönüştürdüğü(!) kurumlara ticaret odaları ile borsalarla, üst kuruluşu olan TOBB’un eklenmesinin de yakın olduğunu gösteriyor.
Zira TOBB’a yönelik o sert tavrın arkasından, gücü ele geçirme operasyonu için fırsatın altyapısı BTSO’da yaşananlar…
“Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş vakaları, şimdi de BTSO…” denilerek, ticaret ve sanayi odalarını hizaya çekme düşüncesi kıvamını bulacaktır mutlaka…

* * *

Nitekim iktidarın bu niyetini destekleyen tepkiler de var sanayi ve ticaret kesiminden…
Evet, BTSO başta olmak üzere oda ve borsaların eğitim kurumları yaptırması, yetmediği yerde devletin değişik birimlerine katkıda bulunması kesinlikle destekleniyor. Ancak, odaya aidat ödeyen işletme sahiplerinin isyanı, paranın harcanması sırasında ortaya çıkıyor.
Tıpkı BTSO ve OSB’de olduğu gibi…