Siyasi partilerin Bursa il başkanlarının teröre karşı ortak deklarasyonu, tavır sergilemek açısından önemli… Sonuca etkisi var mı derseniz, yok elbette… Tepki gösterilen, ortak tavır sergilenen konu her ne olursa olsun, 8 siyasi partinin il başkanının aynı masada oturarak medyanın karşısına geçmesi özlenen bir tablo oluşturdu. Birlik, bütünlük açısından aslolan bu…

Önceki gün AK Parti İl Başkanı Sedat Yalçın’ın okuduğu metne imza atan CHP, MHP, DSP, HAS Parti, BBP, İP ve DP il başkanlarının ayrıca kısa ifadelerle düşüncelerini aktardığı basın toplantısında nahoş bir durum oluştu. İP İl Başkanı Mehmet Alanbel’in, terörle mücadeleye değinirken AK Parti iktidarını eleştiren sözleri gerilim yarattı.

Doğrusunu söylemek gerekirse, Alanbel’in tavrı nezaketsizlikti. AK Parti iktidarının politikalarını beğenmiyor olabiliriz. Hatta çok sert eleştirilerimiz de olabilir. Ama bunun dillendirileceği yer, 8 partinin il başkanının teröre karşı ortak deklarasyon açıklamasının yapıldığı yer olmamalıydı.

Genel başkanları Doğu Perinçek’in Ergenekon Davası kapsamında tutuklu olması, daha geçen hafta İP Genel Merkezi ile partinin yayın organları Aydınlık Gazetesi ve Ulusal Kanal’ın polis tarafında basılmasının yarattığı gerginlik içinde olabilirdi Alanbel… Bu doğrultudaki tepkisini başka bir platformda dile getirebilirdi.

Denebilir ki;

“Dile getirseler de nerede yankı bulur? Bu tepkiyi hangi yayın organı yayınlar?”

Doğrudur… Nitekim söz konusu baskınlar medyanın büyük bölümünde haber bile olmadı. Baskın gerekçesinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve işadamı Remzi Gür; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in Burhan Kuzu ve eski Enerji Bakanı Hilmi Güler’le telefon görüşmeleri olduğu iddia ediliyor. Bu görüşmeler, internet ortamında rahatlıkla izlenebiliyor. Gerçekse o konuşmalar -ki aksi yönde bir açıklama gelmedi- çok ilginç…

Dağıtmayalım konuyu…

Siyasi parti Bursa il başkanlarının PKK terörüne karşı açıklamasını “sade suya tirit” şeklinde değerlendirenler de oldu. Türkiye’nin baş belası bir konuda 8 farklı siyasi görüşün imza atabileceği bir metin de ancak o kadar olurdu.

Teröre, Kürt sorununa, çözüm için atılan ya da atılmayan adımlara bakış açısına göre değişir, açıklamanın içeriğiyle ilgili yorumlar…

Kaldı ki, intikam çığlıkları atarak toplumu galeyana getirip, adını bile anmak istemediğimiz çatışmalara zemin hazırlamanın anlamı yok…

İlgili yazılar:

Bunlara da bakabilirsiniz...

Yorumlayın