



Futbolun her yönü ayrı bir olay.. Takımların saha içindeki mücadelesi, masa başındaki ayak oyunları, şikeler..
Hele taraftar hikayeleri var ki, evlere şenlik..
Çarşamba günü Ankara’daydık. Bursaspor’un, Ziraat Türkiye Kupası finalinde Fenerbahçe karşısındaki 4-0’lık hezimetine;
Buna rağmen müthiş tezahüratla takımlarını destekleyen ve kupayı kazanan Fenerbahçe’yi alkışlayıp fair play tarihine geçen Bursaspor taraftarının tribün şovuna tanıklık ettik.
* * *
Hiç taraftarlarla deplasman seyahati yapmadım. Ancak, 2011 yılında Okuyanus Yayınları’ndan çıkan “Asla Yalnız Yürümeyeceksin, Taraftar Hikayeleri” kitabını okuduğumda, çok eğlendim.
Öyle ilginç hikayeler var ki..
En ilginç olanları, tahmin edersiniz ki Trabzonspor taraftarlarına ait. Kitapta, Trabzon hikayelerini Psikiyatrist Cem Mumcu kaleme almış.
Biri şöyle:
“İki otobüs Galatasaray deplasmanı için Trabzon’dan yola çıkıyor. Otobüsler yolda birbirini sollarken, sollayan otobüstekiler ötekilerine el hareketi yapıyor. İlerleyen saatlere doğru bütün hareketler bitiyor, yapacak bir şey kalmıyor. Yeni bir şey üretmek lazım. Arkadaki otobüs öndekine yaklaşıyor. O ara biri bağırıyor: Pantolonları indirin, pantolonları indirin!
Herkes bu garip eylemi yapıyor ama diğer otobüsün camında tanımadıkları insanlar var. Anlıyorlar ki, normal bir yolcu otobüsü. Şikayet ediliyorlar doğal olarak.”
Mumcu, “Jandarmaya nasıl açıkladılar da maça yetiştiler bilmiyorum” diyerek bağlamış hikayeyi.
* * *
Kitapta Bursaspor’la ilgili hikayeyi kaleme alan da Hakan Köksal. “Bursa’da yaşayıp Bursaspor’u tutmamak büyük suçtur” demiş.
Tespit doğru. Çünkü Galatasaray taraftarları şampiyonluğu, Fenerbahçe taraftarları da kupayı kutlayamadı Bursa’da. Daha doğrusu Bursaspor taraftarları kutlattırmadı!
Böyle mi olmalı?
Elbette hayır!
Baskı ve şiddetin, sempatiden çok düşmanlık yarattığını unutmamalı, Ankara’da gönülleri fetheden Bursaspor taraftarı..
—DÖRT DÖRTLÜK—
Fenerbahçe aldı Ankara’da kupayı
Taraftarı Bursa’da yedi sopayı
Hoşgörü balonu gaz kaçırıyor
Göklere yükselsin, takalım tıpayı