Bursa sağlık tarihi yazılıyor ama nasıl yazılıyor bir bilseniz… Adeta iğneyle kuyu kazarcasına… Belediye Meclisi Üyesi Doktor Ceyhun İrgil öncülüğündeki, konunun uzmanı çok değerli isimlerden oluşan yayın kurulunun yaptığı çalışma ne kadar zordur bileniniz var mı acaba? Okumaya devam...
“Bizim Ceyhun” yaptı gene yapacağını… Bir “Bursa damadı” olarak, Bursa evlatlarının yapmadığı, yapamadığı, belki de kimsenin aklının ucundan bile geçirmediği bir şey yaptı, Operatör Doktor Ceyhun İrgil… Eski Bursa ailelerinden 50 kişiyi bir araya topladı, eski fotoğraflar perdeye yansıtıldı ve yüzyıl öncesinden, anneannelerden, babaannelerden, dedelerden, büyük dedelerden anılar anlatıldı. Okumaya devam...
2008 Eylül’ünde, Dr. Ceyhun İrgil’in gönderdiği bir elektronik iletiyi alıntılayarak “Yalakalığın değeri” başlıklı bir yazı kaleme almıştık.
İleti, hayatta yüzde 100 başarının sırrını, alfabenin 29 harfine yüklenen rakamsal değerlerin toplanmasıyla açıklıyordu. Söz konusu orana ancak “yalakalık” kelimesiyle ulaşılabiliyordu.
İş dünyasında, siyasette ya da bürokraside “yanlış adam-yanlış iş” kurgusuna ironik bir yaklaşımdı bu…
Fakat biz bugün, Dr. Ceyhun İrgil, Dr. Cem Yılmaz, Dr. Murat Çalıkapan, Dr. Abdullah Etöz, Dr. Ayhan Okumuş, Dr. Yalçın Bayram, Dr. Ali Tuncer, Dr. Bülent Orhan, Hüsniye Altıntaş ve Özlem Sevgel’den oluşan ekibin meme hastalıkları alanındaki başarısının sırrını, harflere rakamsal değer yükleyerek bulmaya çalışmayacağız.
Bizzat kendilerinden dinleyeceğiz.
Başarının adı, Bursa Omena Meme-Guatr Merkezi’nin, Avrupa Senoloji (Meme Hastalıkları) Enstitüsü (EAoS) ile imzaladığı çözüm ortaklığı anlaşması…
Dr. Ceyhun İrgil’in ifadesine göre, “bundan 15 yıl önce yanına yaklaşamadıkları”, enstitünün kurucusu ve halen başkanı olan İtalya eski sağlık bakanı Dr. Umberto Veronesi ile çözüm ortaklığı anlaşması imzalanmış olması, başarının daha çarpıcı anlatımı…
Peki, bu ortaklığın anlamı ne?
Almanya’nın Düsseldorf kentinde imzalanan anlaşmaya göre Avrupa Senoloji Enstitüsü, meme kanseri eğitim ve araştırma çalışmalarını Omena ile ortak yürütecek. Türkiye’den eğitime gidecek cerrahlar ücret ödemeyecek; ki başka ülkelerin doktorları buradaki eğitime 150 bin avro ödüyormuş…
Zaten, Omena ekibindeki Dr. Cem Yılmaz, daha önce burada aldığı eğitimin bedelini, iki göz odalı bir ev satarak karşılamış…
Oysa enstitünün yöneticilerinden Dr. Mahdi Rezai, yaptığı operasyonların Türk cerrahlar tarafından ücretsiz izlenmesini sağlamış… O nedenle Rezai’ye şükran duygusu en üst düzeyde…
Sadece Türkiye değil… Azerbaycan, Gürcistan, Suriye, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Kazakistan da Omena’nın sorumluluğunda… İran’la görüşmeler sürüyormuş…
Bu ülkelerden doktorların EAoS’da alacağı eğitimlere, Bursa merkezli Omena aracılık edecek. Hatta eğitimlerin bir bölümü de Omena’nın Bursa’daki merkezinde verilecek.
Meme ve guatr alanındaki başarıları tescillenen Ceyhun İrgil direktörlüğündeki Omena’nın yeni uğraşı alanı da cilt kanserleri…
Ancak, çıkış noktaları olan meme konusunda söylemleri şu:
Meme kanseri artık korkulacak bir hastalık değil. Yeter ki erken teşhis edilsin.
Genel kuralları da şöyleymiş:
Kansere yakalanmış her kadını, ameliyathaneden memeleri kesilmeden çıkarmak.
Üstelik Dr. Çalıkapan’ın aktardığı, yaşlı bir köylü kadının söylediği gibi “memeyi elleyecek dede, emecek bebe olmasa da…” Okumaya devam...
